SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’T-TEFSİR

<< 1755 >>

ABESE SURESİ

{عبس وتولى} /1/: كلح وأعرض. وقال غيره: {مطهرة} /14/: لا يمسها إلا المطهرون، وهم الملائكة، وهذا مثل قوله: {فالمدبرات أمرا} /النازعات: 5/: جعل الملائكة والصحف مطهرة، لأن الصحف يقع عليها التطهير، فجعل التطهير لمن حملها أيضا.

وقال مجاهد: الغلب: الملتفة، والأب: ما يأكل الأنعام. {سفرة} /15/: الملائكة، واحدهم سافر، سفرت: أصلحت بينهم، وجعلت الملائكة - إذا نزلت بوحي الله وتأديبه - كالسفير الذي يصلح بين القوم.

عبس وتولى  Abese ve tevella  "Yüzünü ekşitti ve arkasını döndü," anlamına gelir.

Başka bir müfessir şöyle demiştir: مطهرة Mutahhera (Abese 14) kelimesi, لا يمسها إلا المطهرون la yemessuha ille'l-mutahherun ayetinde geçen mutahherlin' kelimesinin ifade ettiği anlamı taşır. Mutahherlin "melekler" demektir. Bu durumu, فالمدبرات أمرا fe'l-müdebbiratii emra (Naziat 5) ayetine benzer. Allah Teala melekleri ve suhufları temiz kılmıştır. Çünkü suhuflar için temiz lafzı kullanılır. Ayrıca suhufları taşıyan varlıklar için de bu vasıf kullanılır. .......Sefera (Abese 11-16) "melekler" demektir. Bu kelimenin tekili ........safir şeklinde gelir .........Sefertu "Onların arasını düzelttim" anlamında kullanılır. Melekler, vahyi getirip yerine ulaştırınca insanların arasını düzelten elçi gibi kılınmışlardır.

 

وقال غيره: {تصدى} /6/: تغافل عنه.

Bir başka müfessir şöyle demiştir: تصدى Tesadda (Abese 6) "gatil oldu" anlamına gelir.

 

وقال مجاهد: {لما يقض} /23/: لا يقضي أحد ما أمر به. وقال ابن عباس: {ترهقها} /41/: تغشاها شدة. {مسفرة} /38/: مشرقة. {بأيدي سفرة} /15/:

Mücahid şöyle demiştir: لما يقض  Lemma yakdi (Abese 23) "hiç kimse kendisine emredileni yerine getirmedi" demektir.

 

وقال ابن عباس: كتبة أسفارا، كتبا. {تلهى} /10/: تشاغل. يقال: واحد الأسفار سفر. {فأقبره} /21/: يقال أقبرت الرجل جعلت له قبرا، قبرته دفنته.

İbn Abbas şöyle demiştir: ............Terhekuha "bir zorluk ile karşılaştı," …… musfira (Abese 10) "parlak," ............bi eydı sefera [ifadesinde geçen sefera] kelimesi "yazanlar," أسفارا esfara "kitaplar," تلهى telehha "meşguloldu" anlamına gelir. أسفار Esfar kelimesinin tekilinin ....sifr olduğu söylenmiştir.

 

حدثنا آدم: حدثنا شعبة: حدثنا قتادة قال: سمعت زرارة بن أوفى يحدث، عن سعد بن هشام، عن عائشة، عن النبي صلى الله عليه وسلم قال:

 (مثل الذي يقرأ القرآن، وهو حافظ له، مع السفرة الكرام البررة، ومثل الذي يقرأ، وهو يتعاهده، وهو عليه شديد، فله أجران).

 

[-4937-] Aişe radiyallahu anha Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:

 

Hafız olarak Kur'an', okuyan, iyilik timsali değerli elçilerle beraberdir. Zorlana zorlana heceleyerek Kur'an okuyan kimse için ise iki ecir vardır.

 

 

Fethu'l-Bari Açıklaması:

 

Yukarıdaki .......abese fiili ile ilgili açıklama Ebu Ueyde'ye aittir. .........tevella fiili ile ilgili açıklama ise biraz sonra zikredilecek Hz. Aişe hadisinin bir parçasıdır. Selef alimleri .......abese fiilinin failinin Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem olduğu konusunda ihtilaf etmemişlerdir.

 

Tirmizı ve Hakim Hz. Aişe'nin şöyle söylediğini nakletmişlerdir: "Bu ayet [Abese 80/1] yanında müşriklerin ileri gelenlerinden birinin bulunduğu bir sırada Hz. Nebi'e 'Ey Allah'ın elçisi! Bana İslam'ı anlat!' diyen ama İbn Ümmi Mektllm hakkında inmiştir. Hz. Nebi ondan yüz çevirip diğeri ile ilgilenmişti. Bunun üzerine İbn Ümmi Mektllm 'Söylediğimde bir yanlış mı gördün?' diye allah Resuıü'ne Sallallahu Aleyhi ve Sellem sormuştu. O da 'Hayır' şeklinde cevap vermişti. İşte bunun üzerine Abese suresi indi." Tirmizı bu rivayet için hasengarıb demiştir.

 

Meleklerin hepsinin allah'ın elçisi olduğunu söyleyenler, yukarıda yer alan "Melekler, vahyi getirip yerine ulaştırınca insanların arasını düzelten elçi gibi kılınmışlardır," şeklindeki açıklamaya dayanmışlardır. Bu konuda alimler iki görüş benimsemişlerdir. Sahıh olan görüşe göre, meleklerin bir kısmı elçidir, bir kısmı ise elçi değildir. Hadisle sabittir ki, meleklerin bir kısmı secde eder ve asla secdeden başını kaldırmaz, bir kısmı ruko. eder ve asla belini doğruItmaz. Meleklerin tamamının elçi olduğunu söyleyenler ".............melekleri elçi yapan"(Fatır 1) ayetine dayanmışlardır. Ancak buna şu ayet ile cevap verilmiştir: .............Allah, meleklerden de elçiler seçer, insanlardan da.(Hacc 75)

 

Nesef! nüshasında "..........tesadda (Abese 6) 'gafi! oldu' anlamına gelir:," şeklinde geçmektedir. Ancak bu ifadede bazı kelimeler eksiktir. Ebu Ubeyde ...........feente lehu tesadda ayeti hakkında .........tesadda 'onunla ilgileniyorsun,' ..........feente anhu telehha ayeti hakkında da .........telehha 'meşguloluyorsun' anlamına gelir," demiştir. Ancak yukarıdaki açıklamada "onunla ilgileniyorsun" ile "..........telehha" ifadeleri eksik kalmıştır.

 

Ebu Zer ise Buhari'de yer alan bu açıklamayı eleştirmiş ve şöyle demiştir:

 

Bir kişi başını bir şeye doğru kaldırdığı zaman ...........tesadda li'l-emri denir. "Meşguloluyorsun" açıklaması ise ..........telehha" kelimesine aittir.

 

Hadiste geçen "iki ecir vardır" ifadesi hakkında İbnu't-Tin şöyle demiştir:

 

"Zorlana zorlana Kur'an okuyan kimseye, hafız olarak Kur'an okuyan kimsenin sevabının iki katı mı vardır, yoksa hafız olanın sevabı daha çok olup onun kendi sevabı mı ikiye katlanır? İşte bu konuda ihtilaf vardır. Ancak zorlanarak Kur'an okuyan kimsenin kendi sevabının ikiye katlanması daha güçlüdür. Diğer görüşü tercih edenler ise sevabın çekilen meşakkate göre verileceğini söylemişlerdir.